Zaman Konusunda Yanılsamalar

Bir zamanlar Albert Einstein‘in söylediği gibi: ” Bir adam güzel bir kadınla bir saat sohbet etse ona bir dakika gibi gelir. Aynı adam bir dakika boyunca sıcak bir sobanın üzerine otursun, gör bak saatlerdir orada oturduğunu söyleyebilir. İşte, görelilik kuramı budur.”

İşin aslı Einstein, zamanın öznel bir kavram olduğunu söylüyor. Eğlenirken zamanın su gibi akması, sıkıntılı durumlarda saniyelerin geçmek bilmemesi, başında beklersen suyun bir türlü kaynamaması bu yüzden.

Psikologlar zamanın görece algılandığını kanıtlayan kesin bulguya ulaştılar: Kappa Etkisi, uzun mesafeli yolculukların olduklarından çok daha uzun sürdüğünü düşünmemize neden oluyor.

Sadece bir kez mola vereceğiniz uzun bir yolculuğa çıkacağınızı hayal edin. Yolculuğun ilk bölümünde sürekli yol çalışmalarıyla karşılaştınız. Tabii yavaşlamanız gerekti, kat ettiğiniz mesafe az oldu. İkinci bölümde yol temizdi, hızlandınız ve daha fazla ilerlediniz. Saatiniz yolculuğun her iki bölümünün eşit sürede gerçekleştiğini gösterse bile, ikinci bölüm size daha uzun sürmüş gibi gelir, çünkü kat edilen yol daha fazladır.

Bazı fizikçiler, zaman olgusunun bütünüyle bir yanılsama olabileceği görüşünde. Kanıt: Sıcaklık ve basınç gibi büyük ölçekli nicelikler atomların ve moleküllerin çarpışmasıyla ortaya çıkıyor; zaman algısı da buna benzer biçimde, daha derin fiziksel süreçlerin sonucunda gelişiyor.

(daha&helliip;)

Okumaya devam edinZaman Konusunda Yanılsamalar

Cahillikler Kitabı serisi

Bugün Cahillikler Kitabı serisinin üçüncü kitabı olan “Sağlık”, NTV yayınlarının sayfasından verdiğim siparişle ücretsiz olarak adresime teslim edildi. Tıpkı diğer iki kitap gibi. Bu üç bölümlük seri kitap, bizlere bilmediğimiz veya yanlış bildiğimiz birçok konuda çeşitli bilgiler sunuyor. Serinin ilk kitabında uzay biliminden tarihe, coğrafyadan biyolojiye kadar birbirinden farklı konularda bilgiler yer alıyor. İkinci ve üçüncü kitap bu çeşitlilikten uzaklaşarak tek bir konu üzerine değinmiş. Serinin ikinci kitabı hayvanlar alemine, üçüncü kitabı ise sağlık konulu bilgilere yer vermiş. Hiç sıkılmadan keyifli bir şekilde okuyabileceğiz ve okudukça yeni yeni şeyler öğrenebileceğiniz eğlenceli bir kitap.

(daha&helliip;)

Okumaya devam edinCahillikler Kitabı serisi

Bilim ve Teknik dergisindeki sansür

Yaklaşık 12 yıldır hiç ara vermeden aldığım, her ay büyük bir beğeniyle okuduğum, hatta zaman zaman yazılarını sitemde paylaştığım  Bilim ve Teknik dergisi bu ay bir hafta geçmesine rağmen bayilerdeki yerini almamıştı. Buna benzer gecikmeler sürekli olduğundan çok önemsememiştim. Ama bugün bu gecikmenin nedenini öğrenmiş bulunmaktayım.

Derginin son sayısında, (Mart 2009 – 496) Charles Darwin‘in 200. doğumgünü ve Darwin’in evrim kuramını ortaya attığı “Türlerin Kökeni” adlı kitabının yayınlanmasının 150. yılı anısına evrim kuramı kapak konusu yapılıyor ve derginin kapağına Darwin’in bir fotoğrafı konuluyor. Son sayısının çıkmasına çok az bir zaman kala, 2008 yılında dergiye katılan Tübitak başkan yardımcısı Ömer Cebeci bu konuya ayrılan 15 sayfalık yazıyı ve kapağı veto ediyor.  Bunun üzerine basıma hazır olan dergi kapak konusu “küresel ısınma” olacak şekilde yeniden hazırlanıyor ve kapak resmi değiştirilerek  gecikmeli olarak bayilere dağıtılıyor. Bunun üzerine daha sonra derginin editörü Çiğdem Atakuman, Darwin konulu yazı nedeniyle derginin genel yayın yönetmenliğinden alınıyor.

(daha&helliip;)

Okumaya devam edinBilim ve Teknik dergisindeki sansür

Uzaydaki Posta Aracımız

ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA) 1977’de Güneş Sistemi’ni araştırmak için Voyager I ve Voyager II adlı birbirinin aynı iki uzay aracını uzaya fırlatmıştı. Güneş sistemi’nin  sınırlarına ulaşan iki uzay aracı da hala çalışır durumda. Voyager I şu anda 16 milyar kilometre (14 ışıksaati) uzakta ve saatte 61.000 km hızla Alfa Centauri adlı yıldıza doğru ilerliyor. 4,4 ışıkyılı ötedeki Alfa Centauri, Güneş’e en yakın yıldız. Voyager I yaklaşık 83.000 yıl sonra bu yıldızın yanından geçecek. Voyager II de şu anda 12,5 milyar kilometre (11,5 ışıksaati) uzakta ve saatte 53.000 km hızla 10 ışıkyılı ötedeki Ross 248 adlı yıldıza doğru ilerliyor. 2025 dolaylarında iki uzay aracının da güç kaynağı tükenecek ve sesleri kesilecek. Ama aynı hızla yollarına devam edecekler. O tarihten sonra içlerindeki mesajla kozmik okyanusta yüzen birer şişe gibi olacaklar. Gerçekten de öyle…

(daha&helliip;)

Okumaya devam edinUzaydaki Posta Aracımız