Uzuntuyu Birak Yasamaya Bak

Üzüntüyü Bırak Yaşamaya Bak

Uzuntuyu Birak Yasamaya BakSizlerle hayran olduğum bir yazarın, çok beğendiğim bir kitabını paylaşmak istiyorum. Bu kitabı lise yıllarımda okumuştum. Geçenlerde yeniden elime geçti ve bir kez daha okudum. Hepinize birkaç defa okumanızı tavsiye ediyorum.

Kitabın ismi: Üzüntüyü bırak, yaşamaya bak. (How to stop worrying and start living)
Yazar: Dale Carnegie

Dale Carnegie herkesin çok iyi tanıdığı bir isimdir. Kitaplari 30 dile çevrilmiş ve bugüne kadar 50milyon adetten fazla satmıştır. Bence Dale Carnegie Kişisel Gelişim kitaplarının duayen yazarlarındandır. Yazdığı kitaplarla, bugün satılan pek çok kişisel gelişim kitaplarının temel felsefesini oluşturmuştur. Yazarın bu çok başarılı eserinden bazı alıntıları sizlere aktaracağım.

Dale Carnegie, kitabının ilk bölümünde şimdinin gücüne değiniyor ve üzüntüyü bırakmamızın en önemli adımlarından birinin bugünü yaşamak olduğunu belirtiyor, bunu “günleri kapalı bölmelerde yaşayın” diyerek anlatıyor.

“Geçmişinkapılarını kapatın, onu gömün gitsin. Geleceğin yükünü dününkiyle birleştirip bugün taşımaya kalkarsanız yıkılırsınız. Yarınlara karşı hazırlıklı olmamızın en iyi yolu tüm zeka ve coşkumuzla bugünün işleri üzerinde yoğunlaşmaktır. Kendimizi geleceğe ancak böyle hazırlayabiliriz.”

“Akıllı bir insan için her yeni gün yeni bir hayatın başlangıcıdır.”

Günlerikapalı bölmelerde yaşıyormusunuz? Kendinize şu beş soruyu sorun.

Gelecek için endişelenip, bugünü yaşamayı erteliyor muyum ?
Geçmişteolup bitenlere pişmanlık duyarak bugünü kendime zehir ediyor muyum?
Sabahları uyandığımda o günü yaşamak ve 24 saatin tadını çıkartmak için kararlı oluyor muyum?
Günlerikapalı bölmelerde yaşayarak hayatı daha yaşanır kılıyor muyum?
Bunu yapmaya ne zaman başlayacağım? Gelecek hafta? Yarın? Bugün?
Üzüntülerdenkurtulmak için çok basit üç adım öneriyor yazar.

Sizi üzen bir olayla karşılaştığınızda kendi kendinize sorun: En kötü olasılık ne olabilir? Kendinizi bu en kötü olasılığa hazırlayın. Sonra bu durumu düzeltmeye çalışın.
“Kendihuzurunuzu ancak kendiniz yaratabilirsiniz”
“İnsana zarar veren şey olanlar değil, onun bu olanlar karşısında tavrı ve düşündükleridir. Olanlar hakkında ne düşündüğümüz de tamamen bize bağlıdır.”

“Yaşamımızdakişeylerin yüzde doksanı doğru yüzde onu yanlıştır. Eğer mutlu olmak istiyorsak, yapmamız gereken şey yüzde doksanlık doğru bölüme konsantre olmak, yüzde onluk yanlış şeylere boşvermektir. Üzülmek , acı çekmek, ülsere yakalanmak istiyorsak bu kez yüzde onu oluşturan yanlışları önemseyip, yüzde doksanı oluşturan doğruları ise tamamen gözardı etmemiz yeterli olacaktır.”

Bukitabın daha pek çok değerli fikri içeren bölümleri var ancak benim hepsini sizlere özetlemem mümkün değil. Eğer ilginizi çekiyorsa alıp okuyun derim.

Dale Carnegie nin kişisel gelişim üzerine çok değerli eserleri var. Bunlardan bir diğeri ve başyapıtlarınden bir tanesi “Dost kazanma ve insanları etkileme sanatı” (How to win friends and influence people). Bu kitabıda okumanızı ve kütüphanenizde sürekli bulundurmanızı tavsiye ediyorum.

Rastgele Yazılar

  • Bir aşk hikayesi..

    Okunma Sayısı: 744 Sevgililer gününe özel güzel bir aşk hikayesini sizinle paylaşmak istedim. Herkese bol sağlıklı günler. Buz gibi bir günde hızlı hızlı yürürken, birden ayağımın ucunda bir cüzdan gördüm.. Hemen aldım. Sahibini gösteren bir kimlik vardır diye acele acele açtım.. Üç dolar çıktı.. Bir de buruşmuş, sararmış, eskimiş mektup.. Belli ki yıllardır, o cüzdanın…

  • Yeni eğitim öğretim yılına merhaba

    Okunma Sayısı: 767 Bu hafta okullar açıldı ve 2008-2009 eğitim öğretim yılı başladı. Okulların açılmasıyla konuşulan konuların başında trafik oldu. Trafiğe nasıl bir çözüm getireceğini bilemeyen belediyemiz üç gün otobüsleri bedava yaparak bu soruna el attı. Böylece önemli bir sorundan kurtulmuş olduk(!) Bu yazıyı yazmamdaki amaç trafikten söz edip canınızı sıkmak değil aksine bu eğtim…

  • |

    Sanata ve Keşiflere Yer Açın, Gençler Geliyor!

    Okunma Sayısı: 699 Son senelerde sanat alanında yapılan yatırımlar ve etkinlikler gün geçtikçe artıyor ve gelişiyor. Özellikle İstanbul’da hayat bulan bu tarz etkinliklerden biri var ki, çok kısa sürede hem kendine has tarzı hem de izlediği yol ile oldukça ses getirdi. Bundan 2 sene önce, ulaşılabilir sanat alternatifi olarak yola çıkan ve her yıl yeni…

  • Siyah Duvar

    Okunma Sayısı: 709 Aynı kalp rahatsızlığıyla ayni kaderi paylaşan iki yaşlı adam ayni odayı da paylaşıyorlardı. Tek fark biri cam kenarında diğeri ise duvar dibinde yatıyordu. Cam kenarındaki yaşlı adam her gün camdan bakarak arkadaşına dışarısını anlatırdı.   – “Bugün deniz sakin, yine de hafif rüzgar var sanırım çünkü uzaktaki teknenin yelkenleri rüzgarla doluyor. Park…

  • Hayatın Tadı

    Okunma Sayısı: 578 Hintli yaşlı bir usta, çırağının sürekli her şeyden şikayet etmesinden bıkmıştır. Bir gün çırağını tuz almaya gönderir. Hayatındaki her şeyden mutsuz olan çırak döndüğünde, yaşlı usta ona, bir avuç tuzu, bir bardak suya atıp içmesini söyler. Çırak, yaşlı adamın söylediğini yapar ama içer içmez ağzındakileri tükürmeye baslar. –Tadı nasıl? diye soran yaşlı adama öfkeyle acı diye…

  • İnsanlar Neden Saçma Şeylere İnanır?

    Okunma Sayısı: 599 Mars ay gibi görünecek saçmalığından sonra şunu düşündüm. “İnsanlar neden saçma şeylere inanır?” Karşıma birden benim gibi düşünen bir yazar çıkıverdi. Sanırım bazı soruların cevabını bu kitapta bulmak mümkün olacak. Nedeninsanların çoğu zihin okuma, geçmiş hayattaki deneyimlerle ilgili terapiler, dünya dışı yaratıklar tarafından kaçırılma ve hayaletler gibi şeylere inanmakta? Bilimsel yaratışçılığın yükselişine…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir